Evet sevgili çocuklar, bugün sizlere Tombik dev ile arkadaşı farenin macerasını anlatacağım.
Çook uzak bir ülkede daha minicikken ailesini bir orman yangınında kaybeden tombik bir dev yaşarmış. tombik dev tek başına kocaman ormanda zorluklarla büyümüş, dev olduğu için ilk başta diğer hayvanlar yeşil deve iyi davranmamış, ama yıllar geçtikçe onu sevmişler. tombik dev büyüyüp serpilince kaybolan ailesini bulmaya karar vermiş.
Arkadaşı fare ile maceralı bir yolculuğa çıkmışlar. Fare arkadaşı devin omzuna çıkmış, birlikte yola koyulmuşlar.
Günler geceler boyu yol yürümüşler, geçtikleri yerlerde devin anne babasını aramış fakat bulamamışlar. tombik dev ailesini bulamayacağını düşünerek karamsarlığa kapılmış.
Fare arkadaşını teselli ederek “ sakın üzülme tombik anne babanı mutlaka bulacağız, onları bulmadan eve dönmeyeceğiz, ilerde ejderhaların yaşadığı bir vadi var, birlikte birde oraya bakalım” demiş, uzun bir yolculuktan sonra ejderhaların yaşadığı gizemli bir vadiye gelmişler. Vadide kocaman kapılı bir sürü mağara varmış. mağaraların içinde ejderhaların gür sesi geliyormuş.
Fare yukarıdan bakarken garip bir şey fark etmiş ve heyecanla seslenmiş.” Dev kardeş, dev kardeş, bu kadar büyük kapılı mağaranın içinde, ilerde bir mağaranın kapısı sence neden küçük“ demiş. tombik dev heyecanlanmış, birlikte mağaraya doğru koşmuşlar, fare koşarak kapıdan içeri geçivermiş, amaa dev kapıdan geçememiş. Fare “üzülme tombik ben senin için bakar gelirim” demiş. Dev ”olmaz, içeride ne ile karşılaşacağını bilmiyoruz, senin hayatını tehlikeye atamam, bekle bir çare düşünelim“ demiş. Fare tombiği dinledikten sonra “düşünecek zaman yok” diyerek koşarak uzaklaşmış.
Biraz yol yürüdükten sonra kocaman kazanların içinde mis gibi yemeklerle karşılaşmış. Karnı da çok acıkmış, bu kadar çok yemek var, ben şuradan azıcık yesem bir şey olmaz her halde diye düşünerek karnını bir güzel doyurmuş. Karnı doyunca bu kadar güzel yemekleri kim yaptı acaba diye araştırmaya başlamış. Kocaman mağarada günlerce yürüdükten sonra karşısına büyük büyük kazanların olduğu bir yer çıkmış. O da ne, fare gözlerine inanamamış, yemekleri yapan iki tane devmiş meğer. Çok korkmuş bunlar arkadaşı olan Tombik devden çok daha büyüklermiş. Arkadaşı için bütün cesaretini toplayarak devlere mağaraya nasıl geldiklerini sormuş.
Devler yıllar önce ejderhaların ormanlarını yaktığını, kendilerini de yemeklerini yapmak için bu mağaraya hapsettiğini anlatmışlar. Üstelik minik devlerini de yangında kaybettiklerini ve bir daha göremediklerini ağlayarak anlatmışlar. Fare de mağaraya niçin geldiğini ve mağaranın dışındaki tombik devden bahsetmiş. Bu arada mağaranın dışında günlerce arkadaşını bekleyen tombik sıkılmaya başlamış ve arkadaşını aramak için mağaranın içine girme planları yapıyormuş. Tam bu sırada fare çıkagelmiş. Olup biteni deve anlatmış.
Birlikte plan yapmışlar. Hemen mağaranın kapısını örerek kapatmışlar. Çok geçmeden ejderhalar gelmiş, karınları çok açmış, kapıyı bulamayınca çılgına dönmüşler. Mağaranın önüne kocaman bir kapı açmaya başlamışlar. Kapı açılır açılmaz anne ve baba dev hızla koşarak mağaradan çıkmışlar. Mağaranın dışındaki tombik dev ile karşılaşınca çok mutlu olmuşlar. Çünkü bu yıllar önce kaybettikleri minik bebekleri imiş. Sarılarak hasret gidermişler. Dev minik fareye dönerek “ fare kardeş sen olmasan anne babama kavuşamazdım demiş. Daha sonra hep birlikte ormanlarına dönerek mutlu mutlu yaşamışlar…