Sihirli Tohum
Bir varmış bir yokmuş… Uzak diyarların birinde bir kral ve bu kralın yakışıklı mı yakışıklı bir oğlu varmış. Günlerden bir gün kral çok hastalanmış. Çok vakit geçmeden de ölmüş. Başta kralın oğlu olmak üzere tüm ülke kralın ölümüne çok üzülmüş.
Ülkenin kurallarına göre kral öldüğünde oğlunun tahta geçmesi için tek bir şart varmış: evlenmek. Prens de bu kuralı bildiğinden bir an önce evlenmesi gerektiğini biliyormuş. Fakat seveceği ve güveneceği bir kızı nasıl bulacakmış?
Prens bir gün düşünürken aklına bir fikir gelmiş. Hemen veziri yanına çağırmış:
PRENS: ‘Vezirim bana hemen bir büyücü kadın bul!’
Vezir prensin talimatıyla bir kadını bulmuş ve saraya getirmiş. Prens kadını huzuruna kabul etmiş:
PRENS: ‘Senden bir şey istiyorum büyücü kadın. Bana çiçek tohumu lazım. Ama bu tohum ancak kalbi sevgi ile dolu bir kızın elinde büyüyecek ve çiçek açacak. Aksi halde ne yaparlarsa yapsınlar çiçek açmayacak.’
Büyücü kadın prensin istediği büyüyü yapmış ve bu büyülü tohumlar ülkede ne kadar bekâr genç kız varsa hepsine tek tek dağıtılmış.
Aynı ülkede yaşayan güzeller güzeli bir kız varmış. Bu kız yaşlı babasıyla birlikte bir evin bodrumunda yaşıyormuş. Bütün günü babasına bakmakla geçiyormuş. Ne dışarı çıkıyor ne de gezmeye gidebiliyormuş. Fakat bu kızın yüreği sevgi doluymuş.
Vezirin dağıttığı çiçeklerden kızın yaşadığı yere de gelmiş. Bekâr kızın olduğu her eve o çiçekten bir saksı bırakılmış. Fakat komşu kadınlar kıskançlıkları yüzünden evin bodrum katında bekâr bir kızın daha yaşadığını söylememişler. Amaçları kendi kızlarını prensle evlendirmekmiş.
İyi yürekli kız bir gün süt almak için dışarı çıkmış. Yolda yürürken kızın biri, evlerinin camından dışarıya doğru bir saksı atmış:
KIZ: ‘Açmıyor işte, ne yaptıysam açmıyor’ demiş.
Kızın ağlamalı sesi sokağa kadar geliyormuş. İyi yürekli kız bu çiçeği merak etmiş. ‘Neden açmıyor olabilir ki’ diye düşünmüş. Saksıyı düştüğü yerden almış ve gizlice eve getirmiş.
İyi yürekli kız saksıdaki ekili olan tohuma çok iyi bakmış. Bir hafta sonra tohum patlamış ve çiçek açmaya başlamış. Açan çiçek o kadar güzel, o kadar canlı bir renkmiş ki kız adeta büyülenmiş.
Günler haftaları kovalamış. Prens artık daha fazla bekleyememiş ve tüm ülkeyi gezerek tohumu çiçek açtıran kızı aramaya başlamış.
Ülkenin neredeyse çoğunu gezen prens neredeyse ümidini kaybetmek üzereymiş. Gittiği yerlerde kendini kandırmak isteyen kızlarla bile karşılaşmış. Fakat prens o çiçeğin rengini nerede olsa tanırmış ve o renkten sadece tek bir çiçek varmış.
Son olarak iyi yürekli kızın olduğu yere gelmiş. Ümidini tamamen kaybetmek üzere tüm evleri geziyormuş. İyi yürekli kızın komşularından biri prensi kandırmaya çalışmış. Başka bir çiçeği prensin önüne getirmiş. Prens artık daha fazla dayanamayarak bağırarak konuşmaya başlamış:
‘Siz prensinizi kandırmaya utanmıyor musunuz? Yakalayın bu kadını, atın zindana.’
İyi yürekli kız yukarıdan gelen seslerin ne olduğunu anlamaya çalışıyormuş. En sonunda dayanamayarak yukarı çıkmış. Bir de ne görsün! Hayatında gördüğü en yakışıklı erkek karşısında duruyormuş. Üstelik o prensmiş.
İyi yürekli kızın evin alt katından çıktığını görenler fısıldamaya başlamışlar. Prens kızın geldiği yöne doğru bakmış ve karşısında duran güzelliğe hayran kalmış.
VEZİR: ‘Hanımefendi, saksıdaki tohumunuz çiçek açtı mı acaba?’
İyi yürekli kız çiçekle prensin ne alakası olduğunu anlayamamış. Şaşkın bir şekilde ‘Evet’ diyebilmiş.
Herkes hayret içinde kıza bakmış. Prens kızın yanına gelmiş:
PRENS: ‘Güzel bayan çiçeği buraya getirir misiniz lütfen?’
Kız alt kata inmiş ve daha önce hiç görmediği bir renkte açan çiçeği alıp tekrar yukarı çıkmış. Çiçeğin rengini gören herkes hayretler içinde çiçeğe bakıyormuş.
Prens çiçeği gördüğü gibi ‘İşte bu’ demiş ve kızın gözlerinin içine bakarak:
PRENS: ‘Bu tohumu çiçek açtıran sizin kalbinizdeki sevgidir’ demiş.
Prens ve iyi yürekli kız dillere destan bir düğünle evlenmişler. İyi yürekli kızın babası da saraydaki doktorlar tarafından iyi bir tedavi yapılarak iyileştirilmiş.
İyi yürekli kız çok ama çok mutluymuş. Prensle sonsuza kadar da mutlu olmuşlar.
Kalbi sevgiyle dolu olan, iyi yürekli herkese…
Yorum Yok