Deve Kervanı

KENDİNİ BEĞENMİŞ DEVE VE EŞEĞİN HİKÂYESİ

Sevgili çocuklar; siz hiç çok böbürlenen, kendini çok yüksekte görenlerin sonunun ne olduğu ile ilgili bir masal dinlediniz mi? İşte size kibirli devenin hazin sonu…

Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; kervanların develer ile ilerlediği zamanlarda, bir tüccarın işini yapan deve kervanı var imiş. Kervan 20 deve ve bir de eşekten oluşturmuş. Eşek develerin önünde gider ve develere gidecekleri yolu gösterirmiş

Günlerden bir gün tüccar büyük bir sipariş almış. Eşyaları yüklemiş develerine, sürmüş deve kervanını çöllere… Develer çöllere de dayanıklı hayvanlar olduğundan yavaş yavaş ilerlemeye başlamışlar. Çöl çok büyükmüş ama vakit de uzunmuş. Eşek ise yine deve kervanının en başında develere gidecekleri yolu gösteriyormuş.

Mola zamanlarından birinde develerin başı olan baş deve, içindeki sıkıntıyı arkadaşları ile paylaşmış. Baş devenin derdi çok farklıymış, kervan liderlik etmek istiyormuş:

Baş Deve: ‘Ey deve arkadaşlar. Ben bu kervanın baş devesiyim. Ben birçok ülkeye gittim, büyük mü büyük çöller geçtim. Şimdi sorarım size; bu çelimsiz eşeğin liderlik neyine? Boy dersen bende endam dersen bende. Bu kervanın baş devesi ben varken eşek neden en önde?’

Kervandaki diğer develer baş devenin sözlerine önce tepki göstermiş. Fakat baş deve kendinden o kadar eminmiş ki, diğer develer de sonunda ikna olmuş. Baş deve önde, diğer develer arkada sıraya dizilmiş ve bir ağacın altında tek başına dinlenen eşeğin yanına gitmişler.

Baş deve ve diğer develer eşeğin yanına geldiğinde uzatmadan söze başlamışlar:

Baş Deve:’ Eşek kardeş, biz develer olarak toplandık ve bir karar aldık. Artık senin aramızda olmanı istemiyoruz.’

Eşek şaşırmış:

Eşek: ‘Siz ne dersiniz deve kardeş? Ben bu kervanı bırakamam. Hem ben olmadan siz gideceğiniz yere varamazsınız. Çöl çok büyük, bu çölün içinde kaybolur harap olursunuz.’

Baş deve eşeğin tüm sözlerini duymazdan gelmiş. Eşeğe bağırmaya, hakaret etmeye başlamış. Eşek de bu sözler üzerine daha fazla dayanamamış ve ‘Ne yaparsanız yapın!’ demiş. Eşek almış başını gitmiş.

Ertesi gün deve kervanı düşmüş yine yollara. Ama bu sefer en başta eşek değil baş deve yön veriyormuş kervana. Baş deve en başta; böbürlene böbürlene yürürken, gururla bakınıyormuş etrafa. Fakat baş devenin gururu boş çıkmış. Yol bilmeyen iz bilmeyen baş deve, kocaman çölün içerisinde gideceğinin tam aksi yönüne sürmüş kervanı.

Günler geçmiş, geceler geçmiş… Kervan çölden çıkacağına çölün daha da iç kısımlarına doğru gitmiş. Pusula şaşmış, baş devenin aklı karışmış. Her yer birbirine benzer gibiyken, bu çölden nasıl çıkacaklarını bilmiyormuş. Kervandaki diğer develer ise, onun lafına güvendikleri ve eşeği kovdukları için çok ama çok pişmanmış.

Deve kervanının takati kalmamış. Ne kadar giderlerse gitsinler, bu çölden kurtulamayacaklarını biliyorlarmış. Baş deve ile kavga etmeye başlamışlar. Baş deve ise yaptığı hatanın farkına varmış ama nafile!

Deve kervanı çölün ortasında çaresizce çırpınırken, kovdukları eşek çıkagelmiş. Eşek hiçbir şey söylemeden sadece ‘Arkama dizilin’ demiş. Yıllardır arkadaşlık ettiği, birlikte yol aldıkları develere kıyamayan eşek, onları kurtarmak için geri gelmiş.

Kervandaki tüm deler sevinç içinde eşeğin arkasına dizilmişler. Baş deve ise şaşkın bir şekilde etrafına bakınıyormuş. Eşek onun yanına gelmiş:

Eşek: ‘Baş deve kardeş, sen kervanın en arkasında yürüyeceksin!’ demiş.

deve

Baş deve itiraz etmeden eşeğin dediğini yapmış. Bu ıssız çölden kurtulmak için ona muhtaç olduğunu biliyormuş çünkü. Sonunda eşek deve kervanını çölden kurtarmış ve gitmesi gereken yere ulaştırmış. Baş deve ve diğer tüm develer de yaptıkları için eşekten özür dilemiş.

Yorum Bırakınız