Adil Paylaştırma Masalı

 

ADİL BİR PAYLAŞTIRMA NASIL OLUR?

adil-paylasim

Bir varmış bir yokmuş… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, bundan asırlar önce koskocaman bir ormanda yaşayan yalnız bir aslan varmış. Aslan kibirli bir hayvanmış, heybetli de bir cüssesi varmış. Diğer hayvanlar aslan ile arkadaşlık yapmaya çekinirlermiş, korkarlarmış.

Günlerden bir gün yalnızlıktan çok sıkılan aslan arkadaş kazanmak için ormanda yaşayan tüm hayvanları evine çağırmış. Aslan ormanın kralı ya, bütün hayvanlar itiraz etmeden ormanın kralı olan aslanın bu emrine uymuş. Aslanın kendi gibi kocaman evinin önüne gelmişler. Aslan çimlerin üzerinden kalkmış ve gelen bütün hayvanlara o gür sesi ile seslemiş:

ASLAN: ‘Ormanda yaşayan tüm hayvan kardeşlerim. Hemen sıraya geçin. Aranızdan kendime arkadaş seçeceğim.’

Bütün hayvanlar biraz çekinerek biraz da korkarak aslanın dediğini yapmışlar. Aslan bütün hayvanları sırayla incelemeye başlamış. İlk sırada fil varmış. Aslan file tepeden bir bakış atmış ve aradığı arkadaşın o olmadığını fark etmiş:

ASLAN: ‘Şuraya bak! Kocamansın ama çok ağırsın. Seninle nasıl ava çıkacağız mesela? Sen koşamazsın bile.’

Fil aslanın bu laflarına üzülmüş ama bir yandan da kendisini seçmediği için mutluymuş. Aslan sırayla hayvanlara bakıp kendinin işine yarayacağı tarzda arkadaşları seçmeye çalışıyormuş ama her hayvanda bir sürü kusur bulduğundan kendine arkadaş seçememiş.

Aslanın tam canı sıkılıp bırakmaya niyetlendiği sırada hayvanların arasından bir hayvan sesini yükseltmiş:

KURT: ‘Aslan Kralım. Sen ormanların kralı heybetli aslansın. Ben de bu ormanın en hızlı en avcı hayvanlarından biriyim. Eğer istersen birlikte çok iyi bir ikili oluruz.’

Aslan kurdun bu teklifi karşısında biraz düşünmüş. Kurt gerçekten heybeti ve gücü ile aslanın hoşuna giden bir hayvanmış.

ASLAN:’Tamam kurt kardeş. Seni kendime arkadaş olarak seçtim. Bundan sonra bu ormanda bana gösterilen saygı sana da gösterilecek. İçinizde kurt gibi başka cesaretli hayvan var mı?’

Aslan’ın sorusu üzerine ve kurda gösterdiği ilgi sayesinde tilki de bir adım öne çıkmış. ‘Aslan kendisi ile arkadaşlık yapanlara bu kadar iyi davranıyorsa, benim neyim eksik’ diye düşünerek kurnazca bir fikirle kendini öne atmış:

TİLKİ: ‘Ormanın kralı güçlü aslanım. Ben de senin arkadaşın olmak istiyorum. Ben kurnazımdır, sizi ava çıkarken yönlendirir, birçok hayvan avlamanızı sağlarım.’

Aslan tilkinin bu cesaretini çok beğenmiş. Tilki gibi kurnaz bir hayvanın arkadaşı olması aslanın oldukça işine gelen bir şeymiş.

Aslan: ‘Tamam tilki kardeş. Seni de arkadaşım olarak ilan ediyorum. Bundan sonra bana gösterilen ilgi sana da gösterilecek.’

Böylece aslan, tilki ve kurt arkadaş olmuşlar.

Günler geçmiş, geceler geçmiş. Üç kafadarın stokta var olan yemekleri bitmiş. Sıra gelmiş ava çıkmaya. Üç güçlü hayvan da ava çıkmış ve ormanda ağızlarına layık avlar yakalamışlar. Sıra gelmiş avları yemeye…

Bir tavşan bir öküz bir de keçi avlayan üç kafadar çok enerji harcadıkları için çok da acıkmışlar. Aslan avlarına baktıktan sonra kurda dönmüş ve demiş ki:

ASLAN:’Ey kurt kardeş! Şu avladığımız hayvanları bir pay et de görelim’

Kurt ezilmiş, büzülmüş. Şimdi ne yapsın. İlk aklına geleni söyleyivermiş:

KURT: ‘Aslan Kralım. Bu ormanın büyük sultanı! Öküz sizin olsun, keçi de benim olsun, tavşan da tilki kardeşin olsun.’

Aslan öfkeyle bağırmaya başlamış.

ASLAN: ‘Küstah seni! Sen kim oluyorsun, kendini ne zannediyorsun! Ben ormanın kralı buradayken sana hiç pay etmek düşer mi?’

Kurt neye uğradığını şaşırmış. Tam kendini ifade edecekken aslan bir pençe ile kurdu yere sermiş.

Tilki gördükleri karşısında çok korkmuş. Aslan ise tilkiye dönerek;

ASLAN: ‘Tilki kardeş, öyle kenarda durup ne bakıyorsun? Gel de pay et’ demiş.

Tilki şimdi ne yapsın? Hemen kurnazca bir plan yapmış:

TİLKİ: ‘Ey ormanın kralı! Pay etmek benim ne haddime burada siz dururken! Ama madem benden rica ettiniz, ben de söyleyeyim. Tavşan sizin sabah kahvaltınız olsun. Öküz ise öğle yemeğiniz, keçi de akşam yemeğiniz olsun.’

Bu paylaştırma karşısında aslanın keyfi yerine gelmiş. Olduğu yerde kabarmış:

ASLAN: ‘ Aferin sana tilki kardeş. Peki, sen bu kadar adil paylaştırmayı nereden öğrendin?’

Tilki bu soru üzerine durur mu? Hemen cevabı vermiş:

TİLKİ: ‘ Ormanın kralı Aslanım! Şu haddini bilmez kurt var ya işte ondan öğrendim’ demiş.

 }

Yorum Bırakınız